Hintçe Şahıslar Ders #2
Hintçede şahıslar
Önemli not–Important note: Yazılardaki renkler anlamayı kolaylaştırmak içindir. Kırmızı renk Türkçe yazılımı, Koyu mavi renk Hintçe yazılımı, Mor renk Hintçe okunuşu, Yeşil renk İngilizce karşılıkları göstermektedir!
The colors in the articles are to facilitate understanding. Red color Turkish software, Dark blue color Hindi software, Purple color Hindi pronunciation, Green color shows English equivalents!
Ders-2
İyelik zamiri Samband vhacak sarvanam do. Samband vıcak sarvanım do. Possessive pronoun
İsim tamlamasında tamlayan kullanılmadığı takdirde tamlanandaki bu eklere iyelik zamirleri denir.
Kalem-im, kalem-in, kalem-i, (tekil) kalem-imiz, kalem-iniz, kalem-leri. (çoğul)
Kasa-m, kasa-n, kasa-s-ı, kasa-mız, kasa-nız kasa-ları.
Su-y-um, su-y-un, su-y-u, su-y-umuz, su-y-unuz, su-ları.
Benim. Mujhe. Muci. My. (tekil- singular)
Benim. Mere. Mere. Genel
Benim. Mera. Mera. er
Benim. Meree. Meri. dşl
Senin. Tere. Tere. Your. (tekil- singular)
Onun. Uske. Aska. Her. (famale), His. (male). (tekil- singular)
Bizim. Hamaara. Hamare. Our. (çoğul- plural)
Sizin. Aapake. Apke. Your. (çoğul- plural)
Onların. Unakee. İnaki/ İnki.Onların. They. (çoğul- plural)
Not: Sözcük tekillerde ( singular) haii le biterken, çoğullarda (plural) hain oluyor.
Ben, benim. Maiṁ, meraa / merii / mere. Me, mira meri, meri. I am, my.
Benim için. MereLiye. Mereliye. For me.
Benim ailem. Meraa parivaar. Mira paribar. My family.
Benim ailem burada. Meraa parivaar yahaam hai. Mira paribar yaha he. My family is here.
Benim kitabım o değil. meree kitaab mein yah nahin hai. Meri kitab me yaha nahi he. It’s not my book.
Benim sevimli çocuklarım var. Mere baccepyaare haim. Meri baççepyari he. I have lovely children.
Anahtarımı bulamıyorum! Mujhe merii caabhī nahiiṁ mil rahī hai! Muçhi meri çabi nahi mil rahi he! I can’t find the key!
Gözlüğüm olmadan bir şey göremiyorum. Jab mere paas caśmaa nahiiṁ hotaa tab maiṁ kuch dekh nahiiṁ paataa / paatii. Cab meri pas çaşma nahi hota tab me kuç dek nahi pata. I can’t see anything without my glasses.
Sen, senin. Tum, tumhaaraa/tumhaarii/tumhaare. Dum-Dumara/Dumhari Dumhare. You, your.
Senin için. Tere Liye. Tere liye. For you.
Anahtarını buldun mu? Kyaa tumheṁ apanii caabhii mil gayii? KyaTumhim epni kabhi mil gayi? Did you find the key?
Çocuklarınız uslu mu? Kyaa aapake bacce aajñaakaarii haim? Kya apki baççe agyakari he? Are your children good?
Eşiniz nerede, Bayan Ayşe? Apake patī kaham hai? śriimatii Ayşe? Apaki pati kaha he, şrimati Ayşe? Where is your wife, Mrs Ayşe?
Seyahatiniz nasıldı, Bay Ozan? Apakii yaatraa kaisii thii, śrii Ozan? Apaki yatra kesi ti, şri Ozan? How was your trip, Mr Ozan?
Hanımınız nerede, Bay Ozan? Apakii patni kahām hai? śrī Ozan? Apaki patni kaha he, Şri Ozan? Where is your wife, Mr Ozan?
Seyahatiniz nasıldı, Bayan Ayşe? Apakī yaatraa kaisī thī, śriimatii Ayşe? Apakiyatra kesi ti şrimati Ayşe? How was your trip, Mrs Ayşe?
O, onun. Vah, usaka/usakii/usake Vaha-Usaka, usaki, usakeer–dşl. He,his. She, her.
Onun anahtarının nerede olduğunu biliyor musun? Kyaa tumheṁ pataa hai, usakii caabhii kahām hai? Kya dumhi pata he, aski kabhi kaha he? er Do you know where her key is?(famale), Do you know where his key is? (male)
Onun bir köpeği var. Usake pās ek kuttaa hai. Uski pas ik kutta he. dşl She has a dog.(Fam),He has a dog.(Ma)
Onun büyük bir köpeği var. Usake pās ek bada kuttaa hai. Uski pas ik bara kutta he. dşl She has a big dog.(Fam), He has a big dog.(Ma)
Onun bir evi var. Usakā ek ghar hai. Usaka ik ghar he. dşl She has a house.(dişil), He has a house.(eril)
Onun evi yok. Uske paas ghar naheen hai. Aska pas gar nahi he. (tekil) She doesn’t have a home.(fam), He doesn’t have a home.(mal)
Onun küçük bir evi var. Usakā ghar chotā hai. Usaka gar çota he. dşl She has a small house.(fam), He has a small house.(mal)
O gözlüğünü unuttu. Vah apanā caśmā bhūl gayā. Vaha apına çaşma bhul gaya. er She forgot her glasses!(fam), He forgot his glasses!(mal)
Onun gözlüğü nerede? Phir usakaa caśmā kahām hai? Phir usaka çaşma kaha he?er Where are those glasses?
Onun saati bozuk. Usakii ghady khQrāb ho gayī hai. Usaki ghari karıb ho gayi he er Her watch is broken!(fam), His watch is broken!(mal)
Onun için. Uskeliye. Askaliye. For her (fam), for him (mal).
Onun için üzgünüm –Mujhe afsos hai. Muci afsos he. Sorry about that!
Onu hiç bir zaman unutmayacağım. Mein usse kabhi nahin bhoolana. Me usse kabin ahi bhulan. I will never forget her.(fam), I will never forget him.(mal)
Onu bana ver! Mujhey ye cheez chaaheeye! Muci ye çiz cahiye! Give it to me.
Biz, bizim. Ham, hamaaraa / hamaarii / hamāre. Ham-hamara, hamari hamare. We are, ours.
Misafirlerimiz kibar insanlardı. Hamaare mehamān vinamr log the. Hamari mehman vinamri log te. Our guests were kind people.
Büyük babamız hasta. Hamaare daadaa biimaar haiṁ. Hamare dada bimar he. Our grandfather is sick.
Büyük annemiz sağlıklı. Hamaarii daadii kii sehat acchii hai. Hamari dadi ki sehat aççi he. Our grandmother is healthy.
Bizim evimiz yok. Hamaare paas ghar naheen hain. Hamare pas gar nahi he.çoğul We have no home.
Siz, sizin. Tumsab, tumhaaraa / tumhārī / tumhaare. Dumsab- dumhara, Dumhari, Dumhare. You, your.
Sizin için. Tumhare lie. For you.
Sizinle tanıştığıma memnu oldum. main tum se milane ke lie bahut khush hoon. Pleased to meet you.
Sizin fikriniz nedir? Tera kyaa vichar hai? What is your opinion?
Babanız nerede? Tumhaare pitaa kahaam haiṁ? Baçço, tumhari pita kaha he? Where is your father?
Anneniz nerede? Tumhaarii mām kahaam haiṁ? Baçço, tumhari ma kaha he? Where is your mother?
Onlar- Onların. Unakaa / unakii / unake. Unaka, inaki, unake. They, their.
Komşuların arsız çocukları var. Padesiyom ke bacce ḍhīṭh haim. Lekin paresiyon ki baççe dhit he. Neighbors have naughty kids.